-
1 şan
1) сла́ва, изве́стность; почёт, уваже́ниеşanından olmak, şanına yakışmak — быть досто́йным уваже́ния / почёта
şan vermek — просла́виться
2) хоро́шая репута́ция, досто́инство, чу́вство со́бственного досто́инстваşanına yedirememek — ни́же чьего-л. досто́инства
См. также в других словарях:
şanına yedirememek — yenilgiyi kabul edememek Onların karşısında ilk elde çekilmeyi şanına yediremedi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
şan — 1. is., müz., Fr. chant İnsan gırtlağından makamla çıkan ve perde ayrımlarıyla çeşitli duyumlar uyandıran ses dizisi 2. is., Ar. şān 1) Ün, san, şöhret 2) Gösteriş, gösterişlilik Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller şan vermek şanına yedirememek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
